20 Temmuz 2019 Cumartesi

KENDİMİ SENİNLE GÖMDÜM



Elleri kan toprak içinde kalktı yerden koştu koştu koştu. Nereye gideceğine bakmadan, nasıl gideceğini düşünmeden. Sadece koştu koştu koştu. Adımları bile yere değmiyordu artık. Öfkeli fırtınaydı. Dünya küçülüyordu hızında. Bütün yolları geçse, bütün tepeleri aşsa, bütün denizleri, okyanusları bırakıverse ardında dinmezdi içindeki öfke. Önüne çıkan her şeyi yıksa, bütün şehirleri yaksa yine dinebilir görünmüyordu akkor olmuş ruhu. Sadece onu düşünüyordu, onu görüyordu alev alev yanarken. Elleri, kolları, ayakları, yüzü; en çok da yüzü gitmiyordu gözünün önünden. Öylece kalakalmıştı elleri de göğsünde. O an dünya mı durmuştu, zaman mı donmuştu, taş mı kesilmişti? Çok mu görmüşlerdi ona yaşamı? Bir adımlık yer bile kalmamış mıydı? Aldığı nefes fazla mıydı? Neden neden nedeeen? Öfkesi büsbütün benliğini sarmıştı. Baktı ellerine, sadece baktı. Ellerine bakarak koşuyordu. Bu ellerle severdi onu. Şimdi bu ellerle mi bırakmıştı onu sonsuzluğa. Bu eller,ayaklar, onu korumak için değil miydi? Öyle değil miydi?  Artık… Artık… Artık kuru çalıdan başka bir şey değildi. Suyu çekilmişti her şeyin, dünyanın, evrenin, zamanın… Kararmış gök, dinmeyen soğuk rüzgar sardı, çevreledi. Baktı son kez. Baktı baktı baktı… Zamanın ötesinden, yüzlerce, binlerce, milyonlarca gözün önceden baktığı gibi baktı. Baktı… Sonsuz deryaya…

                     Bedrettin DEMİRTAŞ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

UYKU

Gece, uyku, düş ne güzel silinmiş gün, Gitmiş bu dünyaya ait olan ne varsa, Geceyi var etmenin vahşi bir tadı var ağzımda, İlerliy...