4 Mayıs 2019 Cumartesi

GECE VE ŞEHİR


Ufukta kaybolurken güneş,
Aşağıdan yukarıya doğru örter bir perde şehrin üstünü,
Hızlanmaya başlar adımlar,
Adımlar hızlanırken yavaşlar kent,
Ezan sesleri kaplar ortalığı,
Uzaklardan belli belirsiz gelir ulumalar,
Kapanan pencerelerin çıt çıt sesleri vurur sokağa birer birer.
ilkin sokak lambaları fark eder gibi,
Başlar parlamaya yavaş yavaş gri örtünün arasından.
Camlarda beliren aydınlık,
Yaşamın var olduğunu haykırır beton korunaklarda,
Çevrelenmişse de her yan kutucuklarla,
Sevilir sıcak sımsıcak bir hayat verircesine odalar.
Uzakta değil, kutucuğun dışında başlar hüzün,
Kımıldanır bir beden uzanır yıldızlı karanlığa,
Örter üstüne yorgan misali soğuk dumanlı geceyi.
Daha az gelmektedir artık kentin sesi,
Daha da derinleşmektedir gecenin sessizliği,
Mutluluk mu düşler bir çocuk, bir eş, bir anne
‘’İyi geceler derken’’
Bir yerde ağlama sesi mi bu,
’benim ne günahım varken’,
Nereye uzanır el soğuk duvarı tutarken,
Tanrım bu ne gecedir sessizlik öldürürken.
‘’Şıııssst’’der bir parmak dudağa yaklaşırken,
‘’Artık yeter’’demektedir bir dil,
Bıkmış usanmışken.
Kimi temizler yarasını bir kör kuytuda,
Kimi okşar bir saçı sıcacık bir yatakta.
Bu şehir böyledir, her perde kapandığında,
Yeniden doğurur kendini her sabah olduğunda.
Bu biziz insanız işte,
Her gecemiz gerçektir,
Gündüzümüz sahte.


        Bedrettin DEMİRTAŞ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

UYKU

Gece, uyku, düş ne güzel silinmiş gün, Gitmiş bu dünyaya ait olan ne varsa, Geceyi var etmenin vahşi bir tadı var ağzımda, İlerliy...