İflas
etmiş ömrün nafile çırpınışlarında,
Günahlarıma
ortak aramam değildir sana sevdam.
İstemem
çocuk küpesi kirazların mutluğunu,
Zamanın
bildirisini okurum yüzüne,
Hayatı
yaşayamayanlaradır borçluluğum.
Korkmadım
asla ürküntülerin diken diken kuşatmasından,
Yüreğimi
taşlaştırmadım ruhsuz sevgilerin mandalında.
Belirsizliğin
ölüsü hırpalasa da benliğimi çoğu zaman,
Sığınsam
da ara sıra mutsuzluğun vicdanına,
Mahvolmuşların
yaşamında da ararım kendimi.
Teslim
olmam heveslerimize çelme takan,
Foyası
dökülmüş pişmanlıklara.
Zaman
akıp geçse de küçük kuş çaresizliğimde,
Kanat
germiş sevdamızın büyüsüyle direnirim.
Sana
asla sunamayacağımı bilirim,
Köşklerin
masalsı çılgınlığını,
Verebilirim
ancak büsbütün olarak kendimi.
Güllerini
soldurmak değildir sevgim,
Sevilmeyi,
sadece sevilmeyi vermektir,
Kokunu
bile alamadan, dokunamadan, sarılamadan öylecedir.
Kirletmemem
asla masum duyguları şehvetin kancasında,
Ölü
kuşlar bırakamam pespembe düşlerinin ortasına.
Aşkımızı
kanımla yıkarım erdemin büyülü ırmaklarında.
Gözlerinde
görürüm güzel saf mutlu ölümümü,
Yüreğinin
iç çekişinde sararım yaralarımı.
İyileşmek
için yalvaran acılarım ödeşecektir zamanla,
Hasretinin
acısı keşfettirirken bana sonsuz mutluluğu.
Daha
da insanlaştırsa da beni sevdana bağlılığım,
Boyun
eğdirir döngünün kaçınılmazlığına,
Külü
ateşe çevirmektir imtihanım.
Sonu
gelmeyen mırıltılarda yaşarım seni,
Saklarım
aşkını koynumda kehribar kokulu arzularla.
Bedrettin DEMİRTAŞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder